Hz. Osman’ın Kur’anla hidayete ermesi |
||
Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi vesellem)’in iki defa, damadı olma şerefine
nail olmuş ve peygamberimizin üçüncü halifesidir.
Hz. Ebû Bekir; Müslüman olduktan sonra, ilk olarak, eski ve en samimi dostlarını
ziyaret ederek Hak din olan İslam’ı, onlara anlatmaya başlamıştı. Bu dostlarından
biri de Hz. Osman’dı. Hazreti Osman(r.a.)ın feraset sahibi bir teyzesi vardı.
Kendisine; “Sen bir peygamber kızıyla evleneceksin, ona vahiy gelmeye başladı”
dediğinde boş konuşmayan teyzesinin anlattıklarını, arkadaşı olan Hazreti Ebu
Bekir(r.a.)’e anlattı.
Hazreti Ebubekir (r.a.) de; “Teyzen doğru söylemiş, Yâ Osman! - Sen akıllı
adamsın. Ben kendisinin peygamber olduğuna inandım ve iman ettim. Gel seni de
huzuruna götüreyim. Sen de iman et” deyip beraberce Rasûlullah (Sallallahu
aleyhi vesellem)’in huzûruna vardılar. Allah Resulü (s.a.v.) Hazreti Osman’a; -
“Allah’ın ihsanı olan cennete rağbet et. Ben sana ve bütün insanlara hidayet
rehberi olarak gönderildim. Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur.” dedi.
Peygamberimiz (s.a.v.) Kur’ân-ı Kerim okudu. Hz. Osman İlahî kelâmın cazibesine kapıldı. Hemen Kelime-i Şahadet getirerek Müslüman oldu… Müslüman olduğunda 34 yaşlarında idi. Hz. Osman, daha sonraları bu hissiyatını şöyle dile getirir: “Resûlullah (s a.v.)’in lisanından duyduğum o ilk sözler, o kadar saf ve sade, o kadar tesirli idi ki, âdeta Kelime-i Şahadet, gayri ihtiyari olarak, kendiliğinden dudaklarımdan dökülüverdi.” (Asrı-Saadet, Eşref Edip. Cilt 1, sayfa 274) Başarılı bir tüccar, giyimi kuşamı seven bir gençti.
İlk Müslümanların genellikle normal kimseler
olması yanında, Hazreti Osman(r.a.) gibi her yönüyle önemli bir kişinin Müslüman
olması büyük yankı ve tepki uyandırdı… Peygamber (s.a.v.) gelen vahiy üzerine
kızı Rukiye’yi Hazreti Osman(r.a.)’a nikâhladı. Rukiyye, Bedir savaşı sırasında
vefat edince (Peygamberimiz (s.a.v.), kızının cenazesine yetişememiştir).
Peygamberimiz(s.a.v.)diğer kızı, Ümmü Gülsüm’ü de Hazreti Osman(r.a.)a
nikâhladı. Bu bakımdan ona, Peygamberimiz (s.a.v.)’in iki kızıyla evlendiği
için, -iki nûr sahibi- manâsına “Zinnûreyn” denilmiştir… Bir defasında Medîne’de kıtlık vardı. O sırada Hazreti Osman(r.a.)ın, Şam’dan yüz deve yükü buğday kervanı gelmişti. Ashâb-ı kirâm, satın almak için yanına vardıklarında Hazreti Osman (r.a.) dedi ki: – “Sizden daha iyi alıcım var ve sizden daha fazla veren var, ben buğdayımı ona vereceğim.” Ashâb-ı kirâm, durumu Hazreti Ebû Bekir(r.a.)’e bildirip dediler ki: - Kıtlık zamanında böyle yapması uygun olur mu? Hazreti Ebû Bekir (r.a.) buyurdu ki: – Hazreti Osman (r.a.) Resûlullah (s.a.v.)’ın damadı olmakla şeref kazanmıştır ve Cennette onun arkadaşıdır. Siz onun sözünü yanlış anladınız sanırım, gelin beraber gidelim.
Hazreti Ebû Bekir (r.a.), Hazreti Osman (r.a.)ın yanına gidip durumu anlatarak
buyurdu ki: – Yâ Osman, Ashâb-ı kirâm senin bir sözüne üzülmüşler. Ne dersin?
Hazreti Osman (r.a.) şu cevabı verdi: – Evet ey Resûlullah (s.a.v.) ın halifesi,
onlardan iyi alıcı olan, bire yedi yüz veriyor. Onlar bire yedi veriyor. Biz bu
buğdayı bire yedi yüz verip alana, verdik. Bundan sonra yüz deve yükü buğdayı
Medine’de bulunan fakirlere, Ashâb-ı kirama bedava dağıttı. Yüz deveyi de kesip
fakirlere yedirdi. Hazreti Ebû Bekir (r.a.) bu işe çok sevinip, Hazreti
Osman(r.a.)’ın alnından öptü.
Güzel bir anekdotu da anlatmadan geçemeyeceğim Hz. Osman’ın, en önemli hizmetlerinden birisi de; Halifeliği döneminde; Kur’anı Kerim’in çoğaltılması emrini vererek yeni Müslüman ülkelere göndermiştir. Müslümanlar Medine’ye geldikleri zaman, RUME kuyusundan başka suyu tatlı olan bir kuyu yoktu. Rasûlü ekrem (s.a.v.): “Kim bu kuyuyu satın alır da Müslümanlara vakfederse Cenabı-Hak cennette daha büyük bir ecir ihsan eder.” Buyurmuştu. İşte o kuyuyu, Hz. Osman (ra), satın alıp Müslümanlara hediye etmişti…
Hz. Osman,
evinde Kur’an okurken, müfsitler evini basıyorlar. O, onlara nasihat ediyor
fakat ne fayda! Hz. Osman’ı Kur’an okurken şehit ediyorlar. Başta metnini
Okuduğum ayetler olduğu bildiriyor. Mealen şöyledir: Bakara suresi 137- “Eğer
onlar da sizin iman ettiğiniz gibi iman ederlerse doğru yola girmiş, hidayeti
bulmuş olurlar. Yok eğer yüz çevirirlerse, onlar sadece ve sadece didişmenin
içindedirler. Allah onlara karşı sana yeter. Ve O, işitendir, bilendir. Hz. Osman’ın kanları okumakta olduğu Kur’anı Kerimin üzerine akmıştı… Hz. Osman’ın şehadeti ashabı güzini çok üzmüş ve bundan çok muzdarip olmuşlardı. Fitne kapısı kırılmış ve bir daha onarılamamış. O fitne (Allah bilir ki) kıyamete kadar devam edecek maalesef.
DUA: Rabbım Bizleri ve bütün Mü’min kardeşlerimi, her türlü fitne çeşidinden
korusun. Rabbım bizleri, Allah Rasûlüne ve cennetle müjdelenen Hz. Osman’a komşu
eylesin. Amin.
Mustafa Arı hocamızın kişisel web sitesine gitmek için tıklayınız Mustafa Arı Youtube kanalı abone olmayı unutmayınız.
Mustafa
Arı hocamızın youtube kanalına gitmek için tıklayınız |
||
Gönderen | Mustafa ARI | 193 |
Yayın tarihi | 09/02/2025 | |
![]() |
![]() |