O Müslüman Değil mi? | ||
![]() Prof. Dr. Saffet Solak'ın bir yazısını hocamızın affına sığınarak sizinle paylaşarak konunun önemine değinmek istiyorum; Prof. Dr. Saffet Solak anlatıyor: "Amerika'da master yaptığım yıllarda, çalıştığım üniversitenin yemek salonu açık büfe şeklindeydi. Herkes dilediği yemekten istediği kadar alabiliyordu. Yemekhanenin kapısında "Take what you need. Eat what you take" (Yiyeceğin kadar al, aldığını da ye) diye yazmakta idi. Bir gün aynı masada yemek yediğimiz Çinli bir arkadaşı,
tabağında kalan son pirinç tanesini almaya
çalışırken görünce dayanamadım; denemek için dedim
ki: "Bir pirinç tanesi için neden bu kadar
uğraşıyorsun? Bırak tabakta kalsın." Çinli arkadaşın
verdiği cevap çok düşündürücüydü: İslam dininin bu konudaki, "Yiyiniz içiniz,
fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri
sevmez." (Araf: 31.) buyruğunu açıkladım. Sahip olduğumuz maddi ve manevi imkânların
gereksiz şekilde harcanmasına savurganlık (İsraf)
denir. Buna göre bir kişinin para veya malını,
eşyasını yerli yersiz harcaması, zamanını boşa
geçirmesi savurganlıktır. "İsraf" da savurganlıkla aynı anlama gelir.
Çok iyi bildiğimiz, ama uygulamasına gelince ciddiye
almadığımız şu ayetin mealine dikkatinizi çekmek
istiyorum. ".Yiyiniz içiniz, fakat israf etmeyiniz.
Çünkü Allah israf edenleri sevmez." (Araf: 31.) Ne yazık ki millet olarak israftan
kaçınabildiğimiz söylenemez. Özellikle, çöpe atılan
ekmeklerden tutun da kamu malları, doğal kaynaklar,
elektrik, su ve zaman gibi sayısız değerlerimizi
israf etmekteyiz. Türkiye'de ciddi bir ekmek israfı
yapılıyor. Türkiye genelinde günlük 4.5 milyonun
üzerinde ekmek, çöpe atılıyor. Açlıktan insanların
hayatlarını kaybettiği bir dünyada, İslam Dininde de
İsrafın yasaklamasına rağmen bu kadar İsrafın
düşündürücü olduğunu söyleyebiliriz. |
||
Gönderen | Mustafa ARI | 095 |
Yayın tarihi | 02/02/2019 | |
![]() |
![]() |