16.yüzyılda Osmanlı imparatorluğunun gerileme dönemine girmesi ile
birlikte Anadoludaki bazı beylikler halkına karşı zulumlerini artırmaya
başlamışlar. İşte bunlardan biri olan Taşkent beyliğide halkına
karşı zulmü artırmış sürekli baskı şiddet uygulamaya başlamıştı. Buna tahammül edemeyen bazı kişiler
aralarında konuşarak Taşkent
beyliğinden kaçmaya karar vererek bir akşam 6 aile birleşerek kaçmişlar.
Bu kaçan 6 ailelerin lakapları şunlardır:
Hamza oğulları , Mernekli oğulları , Camgöz oğulları , Avcu oğulları , Kacak Abdullah oğulları , Türüdü oğulları.
Bu küçük
topluluk bir kaç gün yürüdükten sonra Dorla beyliği diye bilinen bugünkü adıyla
Aydoğmus (Dorla) daki Nasin ağaya
gelmişler ve senden bize yer vermeni istiyoruz diyerek istekte bulunmuşlar. Nasin ağa bunlara bu adamları Alıssa'ya götürün diye emir vermiş ve yanlarına
bir adam vererek göndermiş topluca Alıssa'ya gelen aileler bu yeri çok
beğenmişler fakat burada
su yok diye telaşlanıp beye adamlardan bir tanesini geri gondermişler. Nasin Bey orada
su kuyusu olduğunu söylemiş.
Kuyunun olduğu yeri tarif etmis gelip kuyuyu bulmuşlar. Fakat kuyuya yanaşmak
mümkün değilmiş. Sebebine gelince kuyunun çevresi karanlık ağacli ve ot ile
örtülüymüş bu ağaçları yakıp kuyuyu meydana cıkarmışlar. Kuyunun örtülerinin
yanmasından sonra kuyunun kenarındaki taş bilezik catlamiş şimdi hala bu çatlak
mevcuttur. Kuyu 14 metre derinliğinde ve 3-4 metre çapında olup taşdan oymalıdır
ve çok suyu vardır.
Bu 6 aile buraya yerleşip ziraatla meşgul olup ağa ile ortakçı olmuslardir.
10-12 yil ekip biçtikten sonra Dorla beyi Alıssa'yı o zaman tüccarlık eden 2
kardes olan Rumlara satmıştır . Alıssa köyünü satin alan Rumlarin birincisi Yavoni digeri Aşgar imiş.
Bunlarla 10 sene
ortaklık yapan Alıssa'lılar zamanla coğalmaya 6 aileden 25 30 aileye ulaşmışlar
. Başka köylerdende gelenlerle bu sayı epeyce artmıştır. Alıssa'lılarla Rumlar
arasında sorunlar çıkmaya ortaklıklar bozulmaya başlamıştı. Bunu gören
Alıssa'lılar aralarında toplantı yaparak köydeki Rumların çıkartılması için
Dorla beyi Nasin ağaya gelerek biz Alıssa'yı satın almak istiyoruz demişler.
Nasin ağa ile yapılan pazarlıklar neticesi Alıssa köyü 1 yük 1 dek paraya satın
almışlar ve bunu belgelendirmişlerdir. Bu belgeler yakın zamana kadar mevcut idi
. Savaşlar sırasında kaybolmuştur. Not: 1 yük para = 100000 kurus . Bu
paranın osmanlı parası olduğunu düşünürsek verilen paranın büyüklüğü ortaya
kolayca çıkar. Ufak bir not daha
Dorlali Nasip ağanin bunun gibi birkac köyü daha varmiş. Bunlardan bazilari Belkuyu,Cukurkavak,Sarioglan,ve
Kurukavak gibi köylerdir..
Alıssa'lılar köyü satın alıp tam işlerine kavuşmuşlarki köyde çıkan bir yangınla bir çok ailenin evleri yanmıştır. Bu yangında büyük maddi hasarlar oluşmuş ve bir çok aile yanarak can vermiş kimisinin çocukları öksüz - yetim kalmıştır. İşte bu yangın sonucu sonucu öksüz ve yetim kalan bazı çocuklar Bozkır ilçesinde yaşayan memurlara orada yaşayan Bozkır sakinlerine evlatlık olarak verilmiştir. Bozkır'a evlatlık olarak verilen cocuklar zamanla büyüyüp evlenme cağına gelip evlenmişler. Birbirinden habersiz evlenen Alıssa'lı kız ile Alıssa'lı oğlan bir gün bir kuyu başında tesadüfen karşılaşırlarlar. Kız bu esnada çoçuğuna ninni söylemektedir. Oğlan bu ninniyi dinlerken çok etkilenmiş. Kız çoçuğuna ninni söylerken şöyle dermiş .
Alıssa'nın kuyusunda
Çimen biter kıyısında
Küçük Ali'm büyüsünde
Bizde gidelim Alıssa'ya
O esnada bu
ninniyi duyan Oğlan kıza sen bu köyü nereden biliyorsun diye Kız'da ben
iyi bilmem ama Alıssa diye bir köyde yangın çıkmış annem babam yanarak ölmüşler
Babam Ali isimli bir adammış. Babam yangında ölmüş , benide Bozkır'da bir memura evlatlık vermişler deyince Oğlan ağlamaya başlamış bende Alıssa'lıyım
Benim babamında adı Ali benide Bozkır'a evlatlık vermişler demiş. Bu durumda sen benim kardeşimsin diyerek kardeşine sahip çıkmış. O kız
daha sonra hastalanarak ölmüş. O kızın oğlu (Ali) biraz serseri olarak yetişmiş Alıssa'ya gelmiş Alıssa'lılar Ali'nin kim oldugunu bilmediklerinden Ali'yi köye
koymamışlar. Fakat bazıları ne olacak gariptir köyümüzün cobanı olsun demişler.
Biraz daha büyüyen Ali köylülerden birinin kızını alıp kacmış .Bunu gören
köylüler Ali'yi bir daha köye koymamışlar. Ali'de Alissa'nin 2 km güney
batisinda bir yere yerleşmiş. Fakat Ali'ye oradada dirlik vermemişler. Ali
burayıda terk etmis. Şimdi buraya Ali'nin öreni derler hala mevcuttur..
Yaklaşık 4 asır evvel kurulan köyümüzde yaklaşık 50 hane bulunmaktadır. Fakat
köy nüfusunun çok daha fazlası Konya'da Çumra'da ve Avrupa ülkelerinde ikamet
etmektedirler..
Köyümüzün 3 tarafı ormanlarla çevrili olup bir tarafıda dalgalı tarım
arazisidir...
Bu bilgiler Rahmetli Katip Ali ALTUN tarafından 13/06/1976 verilmiştir.
Kendisine Allah'tan rahmet diliyoruz.